22 Şubat 2015 Pazar

BİZE İNSAN GEREK

     "Söze nasıl başlanır" gibi kalıplaşmış bir cümleyle giriş yapmak istemedim aslında. Fakat gelin görün ki, bazı günümüz şartları ve olayları için kelimeler, cümleler veya metinler anlamsız kalıyor. Ne desem anlatmak istediğim duyguların ve fikirlerin içini doldurmuyor. Çünkü bu duyguları ve düşünceleri böylesine balon gibi şişiren insanlık ayıbının getirdiği büyük boşluk.  Doldurmasa da ben içimden geçenlerin küçük bir kısmını yazmayı deneyeceğim.
     Gelelim bu boşluğun yapı taşlarına. Neler oluyor da insanoğlu insan olmaktan utanır hale geliyor ve bu amansız boşluk gittikçe büyüyor, ya da başka bir soru: Bu boşluğun neresi çekici de insanlığı yavaş yavaş yutuyor? Belki de cevaplanması en zor sorulardır.
      Bazı uzmanlar(!) çıkıp insanoğlunun davranışlarının nedenlerini araştırıyorlar, bazı karakterlerin (veya karaktersizlerin) analizini yapıyorlar. Sonra da büyük iş yapmış gibi çıkıp gündüz kuşağı programlarında anlatıyorlar. İyi güzel yapıyorsunuz da, ülkemizde, dünya üzerinde var olan kaos düzeninin oluşmasında sizin payınız da var. Nasıl mı? Yavaşça anlatıyorum. Öncelikle güç, hırs, iktidar ve intikam gibi terimler türedi siyasiler yüzünden. Sadece 21. yüzyıl için demiyorum bunu. İlk insandan beri gelen, güce sahip olma ve yönetme arzusu yüzünden tarih boyunca insanlık kutuplaştı. Dönem dönem kutup isimleri farklılaştı tabii. Günümüze doğru gelirken de kutup sayısı artış gösterdi. Kutuplaşacak o kadar çok malzeme verdiler ki insanlara hangisini seçeceğini bilmeden boş kafayla ortalarda gezdiler. Büyük saydığımız insanlar, eğitimin ve öğretimin alınması gereken yerin özelliklerini karıştırdılar. Belki de eğitim sisteminin içini boşalttılar. En olmadı, başta anne babaları yanlış eğittiler. Sonuç olarak mı? Rüzgar esse o tarafa yönelecek, birisinden ak için kara dediklerini duysa vazgeçip o da kara diyecek, kutuplaşmanın bir erdem olduğunu, kendisi gibi düşünmeyenlerin düşman olacağını sanan, dünya da dönen bin bir oyundan habersiz kendi küçük oyununda eğlenen, güçsüze karşı güç kullanmanın delikanlılık olduğunu savunan, kavganın ya da bir ileri boyutu insan öldürmenin güç gösterisi olduğunu savunan insanlarla doldu etraf.
     Bu kadar mı peki bu liste? İstediğim kadar uzatırım bu listeyi emin olun. İster siyasiler yüzünden, ister dini yanlış bilen din adamları yüzünden, ister yanlış eğitim sistemi yüzünden, hatta isterse takımlar yüzünden olsun. Canavar sayısı günümüzde artık çok fazla ve biz bunu çabuk kabulleniyoruz. Ama ben kabullenmiyorum. Hiç bir kadın tecavüz gibi iğrençliği hatta sözlü tacizi,dayağı,işkenceyi,bıçaklanmayı,öldürülmeyi hak etmez,hiç bir bebek şiddeti,işkenceyi ve tacizi hak etmez,hiç bir adam trafikte korna çaldı diye, kavşakta yavaş hareket etti diye ya da bir yere park etti diye dayağı ve ölümü hak etmez, hiç bir adam istemeden bir cama kar topu attı diye ölümü hak etmez, hiç bir kişi medeniyetin bağrı(!) dediğimiz yerlerde(ABD, İsveç, Almanya) SADECE Müslüman olduğu için öldürülmeyi,darp edilmeyi hak etmez hiç bir hayvan dövülerek öldürülmeyi, tacize uğramayı hak etmez. Hak etmezler ama maalesef günümüz de bunlara çok kurban verir olduk. Konuşmayı, düşünmeyi, saygı ve sevgi gösterip sabırlı olmayı unuttuk. Ama acele işe şeytan karıştı işte. Ayrıca insanlık suçunu işleyenler, işlemesi için ortam yaratan siyasiler ve adalet yetkilileri, suça kendilerince mantıklı sebep uydurup cinayetleri ve tacizleri hedef gösteren sanatçılar(!) ve çakma dindarlar, son olarak da görüp de sessiz kalanlar (komşular, yoldan geçenler vs.) siz de insanca muameleyi HAK ETMİYORSUNUZ. Timsah gözyaşlarınızla masumların topraklarını kirletmeyin.

     Bize ne o hükümet ne bu hükümet, ne o araba ne bu, ne teknoloji, ne de yeni TFF başkanı gerek. Bize saygı, sevgi, hoşgörü, sabır, akıl, mantık gerek. Bize insan gerek.

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumunuzu yazın gönderin, hakaret içermediği takdirde en kısa sürede yayınlayacağız. Anlayışınız için teşekkürler :)