İLK ANNEME VE İLK BABAMA
Söze nasıl başlanır ki bu durumlarda. Kelimelerin bazı duygular için yetersiz, anlamsız kalacağını acı bir şekilde tecrübe ettim belki de. Ben hayatımdaki en önemli olan iki insanı anlatarak başlamak istiyorum. Dedemi ve babaannemi... Neden bu denli önemli olduklarını da çocukluğumdan itibaren anlatmak istiyorum.
Benim
için ikisi de önemli, değerli insanlar. Çünkü beni onlar büyüttü diyebilirim
kısaca. Aslında herkes için geçerli olabilecek bir durum. bu durumu benim için
farklı kılan ise onların bana olan sevgileri ve onların temiz kalpleriydi. Daha
önce bir çok işi, zor şartlarda yapmış olan dedem ben doğunca resmen emekli
olmuş diyebilirim. Babam bi süre annemle benim yanımda olamamış ben küçükken.
Annemle beni o süre boyunca evlerinde ağırladılar. Annem de çalışan biri olduğu
için bütün günü benimle geçirdiler. Hatta sadece bana bakabilmek için evinden
çok ayrılmayı sevmeyen dedem yüzlerce kilometre uzaktan gelip uzunca süre bizde
misafir oldu. Anlayacağınız beni çok severlerdi. Çocukluğumdan kalan
hatıraların çoğunluğunda onlar var. Örneğin, dedemin benim için hazırladı
çikolata depoları, kutu kutu oraletler, şişe şişe kolalar. Bunları gösterip
gülerdi,"Annene söyleme." derken. Annem abur cubur yediğim için
kızdığı zaman, yan odaya geçip ağlayan bir adamdı benim dedem. İlk bisikletim,
oyuncaklarım, gezmeler tozmalar, o ev, o koku, o battaniyeler... Ahh... Ben battaniyeleri
çok severim babaannem s
ayesinde. Hep battaniyelerle uyuturdu beni, ayağında saatlerce sallayarak. Yorulurdu ikisi de bilirdim. Ama bir kere bile benden şikayetçi olmadan her istediğimi yaptılar ya da yapmaya çalıştılar. Yediğim her lokmada, bedenimdeki her hücrede hakları var. Onlar benim ilk annem ve babam. Bu yüzden özeller.
ayesinde. Hep battaniyelerle uyuturdu beni, ayağında saatlerce sallayarak. Yorulurdu ikisi de bilirdim. Ama bir kere bile benden şikayetçi olmadan her istediğimi yaptılar ya da yapmaya çalıştılar. Yediğim her lokmada, bedenimdeki her hücrede hakları var. Onlar benim ilk annem ve babam. Bu yüzden özeller.
Eğer şu
hayatta bir başarım varsa, bu onlar sayesindedir. Çünkü ben "Size ben bakarım
ileride, çalışıp doktora götürürüm. Söz, bak." cümlelerini tekrarladım,
onlar "Yorulduk yavrum." dediklerinde. Bu yüzden çalıştım hep, bir
gün yardım elimi uzatabilmek için. Yetişemedim be. İkinize de yetişemedim.
Sözümü tutamadım. Ondan bugün
yanaklarımdan süzülen gözyaşlarıma engel olamadım, hakkınızı ödeyemediğim için.
Ben yine çalışmaya devam edeceğim sizin için. Gurur duyabileceğiniz bir torununuz
olsun diye dört elle sarılacağım şimdi hayata.
Hayatımda
bir çok şeyi öğrettiğiniz yetmiyormuş gibi bugün iki şey daha öğrettiniz bana.
Birincisi: hayatta herkesin bir görevi varmış. Yıllar önce, hastalıklarını
yazsam kağıdı dolduracak olan babaannem ölümden döndü, sonra bir kaç kez daha.
O zamanlar sağlam olan dedem en büyük yardımcısı oldu onun ve onu ayağa
kaldırdı. Sonra kendisi kanser nedeniyle yatağa düştü. Bu sefer ,kendisi daha
kötü olan babaannem baktı ona. Kızsa da şikayet etse de... Birbirlerinin hayat
arkadaşları sonuçta. Sonuna kadar hem de... İkincisi ise: 5 ay çok kısaymış.
Dedem 5 ay önce göçüp gitti. Daha dün gibi. Şimdi de babaannem. Çok hakikatli
kadınmışsın. Görevini yaptın, sonra da "Deden beni çağırıyor." diye
diye gittin sen de. Yakıştıramadım ölümü senin gibi bir kadına. Beyaz da sana
hiç yakışmadı. Yakışan tek beyaz gelinliğinmiş güzelim benim. Ama sen o
beyazınla kara toprağı güzelleştir olur mu? Bak yağmurlar uğurladı seni bugün. Ve
ne büyük bir aşkmış sizinki, ölüm bile ayıramadı. Yine yan yana... Bu bir son
değil sizin için, başlangıç. Bu sizin ikinci düğününüz. Gelinliğini
giydiremedik sana babaannem. Çok sevdiğin eşini yanına koyduk dedem, sana
emanet artık cennette. Beni izleyin ve gurur duyun. Her şey sizin için.
Mekanınız
cennet olsun ilk annem ve ilk babam.
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumunuzu yazın gönderin, hakaret içermediği takdirde en kısa sürede yayınlayacağız. Anlayışınız için teşekkürler :)