14 Aralık 2014 Pazar

GECESİZ KÖYÜN MASALCISI ~~ ( 2 / 5 -- Yeniden ve Yeni Doğuş )

    Astarte, Khafra, Paquita yan yanaydılar bunlar olurken. Şaşkınlıkla birbirlerine bakıyorlardı. Şimdi ne olacak? Ne yapacaklardı? Belki de Tanrılar giderken bu olacakları gördükleri için gittiler. Geride kalan sekiz kişiye fırsat verip neler yapacaklarını görmek istediler.
   Khafra geriye döndü ve kulübesine gitti. Kırılmış kapısı kulübeye girmeyi engelliyordu. Zor da olsa oynatıp çıkarttı yerinden, dışarıya fırlattı. İçeri girdiğinde ne küçük diyebileceği ne de büyük diyebileceği tatlı bir kız gördü.
   “Adın nedir senin?”
   “Saga.”
   Khafra bu köyün - artık şehir demek mümkün değildi - en zeki erkeğiydi. Uzun boyu, sert görünümlü yüzü karşısındakine nadir rastlanan bir güven veriyordu. Aynı zamanda da insanların geleceğini bir bakıma görme bir bakıma hissetme gibi bir kehaneti vardı. Saga’ya baktı ve gördü onun geleceğini.
   “ Seninle kalabilir miyim? ” Gözleriyle bu uzun adamın gözlerine bakarak sordu Saga.
   “ Öyle olacak gibi görünüyor ”   
  Khafra önde Saga arkada dışarı çıktılar. Astarte ve Paquita tartışıyor gibi görünüyordu. Astarte:
  “ Herkesi buraya toplamalı. Her şeye yeniden başlayacağız. ” dedikten sonra özgürlüğüne verdiği değerle bilinen Paquita’nın gözlerinin içine baktı zihninden geçenleri gördü. Hala aynıydı. İleride olacak güç çekişmelerinde tam ortada duracaktı.  
  Khafra yanlarına geldi Saga ile beraber oturdular yere. Tanıştılar.
“ Haydi! Harekete geçelim. Eğer çile çekmek istemiyorsak bir şeyler yapmaya başlayalım. İtirazı olan var mı? ” Kimseden ses çıkmadı. Şu anda güç Astarte’deydi. Onun dedikleri yapılacaktı. Ki zaten eğer yapmazlarsa bu kimsenin çıkarına olmayacaktı. Dağıldılar. Yeterli saat sonra tekrar burada buluşacaklardı.

-------- o ---------

  Bu sefer sekizini de alacak şekilde kare bir masaya oturdular. Her şeye yeniden başlanacağına göre herkes eşit olmalıydı. İlginçtir ki Saga yanında Khafra ile otururken tam karşılarında da Astarte köyün yaşlılarından Rendi ile yan yana oturmuşlardı. Diğer karşılıklı oturanlar ise T. , S. ve M. ‘ydi. M. oldukça şişman olduğu için Paquita kendisine bu masada yer bulamamıştı ve ayakta duruyordu.
  Yeterli saatler boyu konuşuldu, tartışıldı. Küçük veya büyük kararlar alındı. Güneşin etkisini azaltmak için normal akşam vakti gelince kalan ağaçların üstüne sıcaklığı azaltacak perde germek, şehrin büyük bir alanını terk edip bu küçük alanda yaşamı sürdürmek gibi gibi kararlar alındı. Ama hiç bir kural yoktu..

-------- o -------

     Yeterli günler boyunca hiç bir şekilde kavga, kin, nefret, küfür olmadan yaşadılar. Magiaz’ı düzene soktular, gece olmadan düzen kurdular. Ancak bir zaman yağmur yağdı. Yağmur gibi değildi ama. Her yağmur damlası beraberinde insanları uykuya yatıran bir koku getirdi. Herkes uyudu. Uyudular, uyudular, herkes yeterli yıllar boyu uyudu. Artık uyanmanın vakti geldiğinde her şey değişecekti..

------------------------------------


DEVAMI PERŞEMBE GÜNÜ..

0 yorum:

Yorum Gönder

Yorumunuzu yazın gönderin, hakaret içermediği takdirde en kısa sürede yayınlayacağız. Anlayışınız için teşekkürler :)