GECENİN BÜYÜSÜ
Çoğunluk uykudayken, sokakları aydınlatan sadece lambalar
varken, dünyayı farklı görüyorum ve farklı hissediyorum. Sanki dünyada tek ben
kalmışım ya da dünya benim için yaratılmış gibi hissediyorum ve garip ama huzur
kaplıyor içimi. Sizi bilmem ama, ben kendimi huzurlu hissedince ya bir iki
şarkı eşliğinde yazı yazarım, ya otururum balkona yıldızlara bakarken rüzgarın
gıdımı okşamasına izin veririm ya da derin derin düşünürüm. Bu öyle filozof
gibi bir düşünme şekli değil. Günün kısa bir değerlendirmesi, gelecek güne dair
planlar yapmak veya sadece iç benliğimle dertleşmek... Düşünme kısmı kabaca
bunlardan oluşuyor. Huzurlu olduğum için sakinleşiyorum, derin nefesler almaya
başlıyorum ve aslında hemen hemen her şeyi yapabilecek bir algıya erişiyorum. Bence
bu gecenin büyüsü.
Peki
gerçekten gecenin bir büyüsü var mı? Büyüsü olmasa bile kabul edelim ki gecenin
bir çekiciliği var. Örneğin kim sevmez ki gece yolculuklarını? Bir başka örnek:
İşlerinden ya da derslerinden fırsat bulan insanlar geç vakitte yatağa gitmek
istiyorlar. Sevgiliye yazılan aşk mektupları, sitem mektupları, sonu gelmeyen
sırdaş sohbetleri, tabii ki dedikodular, duygu patlamaları, arzular, planlar,
şiirler ve şarkılar... Hepsi demiyorum ama bunların çoğunun genellikle gece
yapılan işler olduğunu kabul edebiliriz bence.
Bana
sorarsanız, gece olmadan yaşanmaz. Çünkü bütün günlerimiz, geride bıraktığımız
gece planlanmış oluyor, istesek de, istemesek de. Aslında yukarıda
saydıklarımın hepsini, gecenin gücünü ve önemini bildiğimiz için -büyük
olasılıkla içgüdüsel olarak biliyoruz- yapıyoruz. Ya da yapmıyorsak bile yine de
geceler daha hoş geliyor insana. Sebebi belki de gündüz yaşayıp geceyi merak
ettiğimizdendir. Kim bilir, belki de gece işe veya okula gitsek bu seferde aynı
şeyleri gündüz için söylüyor olacaktım. Dünya garip.
Gece mi
gündüzü kovalar, yoksa gündüz mü geceyi? Cevabını bilmiyorum ama umarım biri
diğerini yakalamaz.
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumunuzu yazın gönderin, hakaret içermediği takdirde en kısa sürede yayınlayacağız. Anlayışınız için teşekkürler :)