DOLUNAY
Dolunay…İşte yine orda ve o
yine farkında,biliyorum.Otobüsün camından dolunayı izlerken
sevdiğini,ailesini,geleceğini,dostlarını,hayallerini,planlarını düşünüyor.Bunu
da biliyorum.Dolunayı bilmezdim ama daha önceleri,ilgimi çekmezdi pek. Bana o
göstermişti ilk.Onun kadar olmasa da etkilenmiştim.Simsiyah bir
gece,kapkaranlık bir gökyüzü ve etrafını aydınlatan bir ay.Tıpkı onun gibi,onun
kalbi gibi.O da öyle dolunay gibi;sahte ve kalbi çamurlaşmış insanlarla dolu bu
hayatta eğriyi doğruyu gösteren yeri gelince dost yeri gelince düşman olabilen
apayrı bir insan.Onun şansına sanırım uzun zaman sonra görüşeceğimiz gecede
dolunay olması.Ya da belki bizim şansımıza.Çok şey değişti görüşmeyeli.Bir bizi
değiştiremedi geçen zaman.Belki de bunun şerefine.Belki de tamamıyla
tesadüf?Hayat da böyle değil midir zaten?Ne dersin ustam?
Oturduk,konuştuk,dertleştik.Sohbetler
birbirini kovaladı.Sürekli kestik birbirimizin sözlerini. Çok şey vardı
anlatacak ve o da ben de sabırsızdık.Bir an önce atmalıydık kafamızdaki bu
zehirleri. Sürekli kestik birbirimizin sözlerini.Buna rağmen eksiksiz anladık
birbirimizi.Oturduk bir yerde çay içtik.Her gün herhangi birileriyle oturduğum
yerde.Bir şey farklıydı.Daha huzurluydu orası sanki. Kuşlar
cıvıldıyordu.Duymamıştım,fark etmemiştim daha önce.Bir ardıç kuşu muydu yoksa
o?Bir şeyler farklıydı.Daha huzurluydu,daha delikanlı,daha dost,daha sırdaştı
orası sanki.Daha düşünceliydi mesela en düşüncelisinden bile.
Kısa
sürdü.Pek bir şey anlayamadan bitti.Bir dolmuşa bindi Güvenpark’tan ve
gitti.Güzel olan her şey gibi kısa sürdü.Güzel olan her şey kısa sürmez
aslında.Bir istisna vardır.Bir şey vardır güzel olup da ölümsüz
olan.Kardeşliğimiz…İyi ki varsın la…
Can
dostuma
0 yorum:
Yorum Gönder
Yorumunuzu yazın gönderin, hakaret içermediği takdirde en kısa sürede yayınlayacağız. Anlayışınız için teşekkürler :)